Webhocam

2020 yılında dünya üzerinde 27 ülkede toplamda 1 milyondan fazla çocuk tacizi ihbarı alındı. Bu taciz olayları fiziksel olarak engellense de ne yazık ki internet ortamında çocuk tacizleri artmaya devam ediyor. Pandemi ile birlikte %67 oranında artan bu ‘online taciz’ olaylarını engellemek ise gittikçe zorlaşıyor.

Bu artan taciz vakalarına bir dur demek isteyen Avrupa Birliği Komisyonu, Google ve Meta’ya içinde taciz ve çocuk pornografisi olan içerikleri ve konuşmaları bulup silmelerini istedi. Bu içerikleri kaldırmayan şirketlerin ise yıllık gelirlerinin %6’sına el koyacağını belirten AB yetkilileri, bunun olması için gereken her şeyin yapılması gerektiğini belirtti. Google ve Meta’nın yetkilileri ise bu durum karşısında endişeli olduklarını dile getirdi.

Bugün yayınlanan yasa tasarısında belirtilen bu sistem, daha önceleri ‘Gönüllü tespit ve ihbar’ isimli sistemin yerini alacak. Bu sisteme göre Google ve Meta, gerekirse kullanıcı gizliliğini hiçe sayarak çocuk tacizlerini ve pornografik içerikleri tespit edecek ve engelleyecek. Yayınlanan yasa tasarısında “Teklif edilen kurallar, online servis sağlayıcıların sistemlerinde bulunan riskli içeriklerin (çocuk tacizi ve pornografisi) tespit edilip kaldırılmasını zorunlu kılmaktadır.’ sözleri yer aldı.

Sistemden etkilenecek olan Meta’nın alt şirketi olan WhatsApp ise bu karardan çekindiklerini açıkladı. Popüler mesajlaşma uygulamasının yöneticisi olan Will Carthcart, paylaştığı bir tweette şunları söyledi, “AB regülasyonlarının uçtan uca şifrelemeyi yok sayması gerçekten hayal kırıklığı yarattı.”

İLGİLİ HABER AB, Teknoloji Devlerine Ter Döktürecek Yasanın Maddelerini Belirledi: İşte Kullanıcıları Koruyan Yasanın Tüm Detayları

Meta’nın sözcüsü ise “Bu yaptırımları uygularken kullanıcıların mesajlarının ve bilgilerinin uçtan uca şifrelemesini korumayı planlıyoruz. Uçtan uca şifreleme, çocuklar da dahil olmak üzere milyarlarca kişinin bilgilerinin korunmasını sağlıyor.” diyerek gerekli adımların atılacağını açıkladı.

Yasa tasarısının kanunlaşması için AB ülkelerinin bu kararı desteklemesi ve ortak bir şekilde kanunlaştırması gerekiyor.