NASAnın Şimdiye Kadarki En Güçlü Roketi Sınıfta Kaldı: Testlerden Geçemeyen Roket, Ay Görevini Geciktiriyor

NASA, Ay görevi Artemis I için tasarladığı ve şimdiye kadar geliştirilen en güçlü roket olarak nitelendirilen Uzay Fırlatma Sistemi (SLS) roketinin kritik yakıt doldurma testini tamamlamak için yapılan üç denemeden sonra bu denemelere ara vermeye karar verdiğini duyurdu. Uzay ajansı, önümüzdeki günlerde büyük SLS roketini Kennedy Uzay Merkezi'ndeki fırlatma rampasından araç montaj binasına taşımayı planlıyor. 

17.04.2022 12:45:20 tarihinde yayınlandı.

NASA, Ay görevi Artemis I için tasarladığı ve şimdiye kadar geliştirilen en güçlü roket olarak nitelendirilen Uzay Fırlatma Sistemi (SLS) roketinin kritik yakıt doldurma testini tamamlamak için yapılan üç denemeden sonra bu denemelere ara vermeye karar verdiğini duyurdu. Uzay ajansı, önümüzdeki günlerde büyük SLS roketini Kennedy Uzay Merkezi'ndeki fırlatma rampasından araç montaj binasına taşımayı planlıyor. 

Roket 1 Nisan'dan bu yana pek çok geri sayım testine tabi tutuldu ancak gerçekleşen tüm testlerden başarısızlıkla döndü. Bu da NASA için Ay görevinde ve geleceği bu rokete bağlı olan pek çok projede sarkmalar anlamına geliyor. Peki, NASA bu noktada nasıl bir yol izlemeyi planlıyor? Gelin ajansın planlarına birlikte bir göz atalım. 

Her yakıt ikmali girişimi, roketle, hareketli fırlatma kulesiyle veya itici gaz ve gaz sağlayan yer sistemleriyle ilgili bir veya daha fazla teknik sorunla sekteye uğramış; 14 Nisan Perşembe günü gerçekleştirilen son denemede çekirdek aşamadaki sıvı oksijen yakıt deposunun yüzde 49'unun, sıvı hidrojen deposunun ise yüzde 5'inin yüklenmesi başarılıyla sonuçlanmıştı.

NASA, karmaşık fırlatma sistemindeki sorunları çözmek için bu prova testini tamamlamayı ve böylece roketin bu yıl içerisinde asıl fırlatıldığında geri sayımın sorunsuz bir şekilde işleyeceğini ummuştu; ancak evdeki hesap çarşıya uymamış gibi görünüyor.

Konuya dair yaptığı açıklamada NASA, müteahhitlerinin ve ajansının önümüzdeki birkaç haftayı, SLS roketinin yakıt ikmali testleri sırasında ortaya çıkan sorunları çözmek için kullanacağını kaydediyor.

Öte yandan ajans tarafından yapılan açıklamada bu geri adımın programa etkileri hakkında herhangi bir bilgiye yer verilmiyor. SLS roketini hazırlamak ve Araç Montaj Binasına geri döndürmek bir hafta kadar sürecek gibi görünüyor ve bu konumdaki roket üzerinde çalışmanın, muhtemelen en azından Mayıs ayının çoğunu kapsayacağı tahmin ediliyor. 

Bu aşamanın tamamlanmasının ardındansa NASA’yı bazı zor kararlar bekliyor. Buna göre uzay ajansı roketi ve mobil fırlatma kulesini ikinci kez rampaya yuvarlamayı ve prova testini tekrar tamamlamayı deneyebilir.

Ardından, normal prosedürünü izleyerek, NASA’nın, kalkış için fırlatma rampasına üçüncü kez yuvarlanmadan önce, "uçuş güvenlik sistemini" devreye sokmak için roketi montaj binasına geri göndermesi gerekir. Böyle bir senaryo, SLS roketinin fırlatılabileceği en erken tarihin ağustos ayı olacağı anlamına geliyor. 

NASA'nın takip edebileceği başka bir seçenek ise projeyi kullanıma sürmek, testi yapmak ve bunun başarılı olması halinde de devam edip roketi birkaç gün içinde fırlatmak. Böyle bir senaryo NASA’nın SLS roketini haziran veya temmuz aylarında fırlatabileceği anlamına gelir; ancak bu, uçuş emniyet sistemi nedeniyle riskli olacaktır. 


Kaynak webtekno.com

 

Apple, iPhone 15 Modellerinde Köklü Bir Değişikliğe Gidebilir

Teknoloji sektörünün en büyük isimlerinden Apple, akıllı telefon piyasasında adından söz ettirmeye devam ediyor. Serinin satışa sunulan son modeli olan iPhone 13 yaklaşık dört ay önce ilk kez tanıtılmıştı. Tanıtıldığı tarihten bu yana da iPhone 13’ün çalkantılı dönemlerden geçtiğini söyleyebiliriz. Kara borsaya düşeceği konuşulan telefon aynı zamanda ‘ekran tamiri’ kısıtlamasıyla da gündeme gelmişti.

Güneş Sistemini Çevreleyen Gizemli Bir Hayalet Parıltı Keşfedildi

Uzaya gönderdiğimiz teleskoplar ile Güneş Sistemi ve evren hakkında her geçen gün yeni bilgiler öğrenmeye devam ediyoruz. Şimdi de 1990 yılında uzaya gönderilen ve yıllar boyunca bize inanılmaz görseller sunan Hubble Uzay Teleskobu’ndan elde edilen veriler, Güneş Sistemi’nde yeni ve oldukça ilginç bir şeyin keşfedildiğini ortaya koyuyor.